
Bu ziyaretten fazlasıyla memnun kalan Huzurevi sakinleri ile birlikte hatıra fotoğrafı çekildi. Huzurevi sakinleri ziyaretten ötürü Çağrı Fm personellerine teşekkür etti.
Soma Radyo Çağrı FM Programcılarından Seher Oktay, huzurevi
ziyareteti sonrası hissettiklerini şöyle ifade etti “ÇAĞRI FM çalışanları ve
gönülleriyle birlikte yaklaşık 30 kişi
büyük bir heyecan içinde HUZUR EVİNE doğru yola çıktık.Bakım ve rehabilitasyon
merkezinde kalanlarda dahil toplam 160 kişinin kaldığı HUZUR EVİ bahçesinden
girer girmez o ortam insana müthiş bir huzur veriyor,yemyeşil bahçesi,tertemiz
havasıyla ve mükemmel binasıyla mükemmel bir yer ama…..evet aması var.Orada
yaşayan 160 tane yüreğin o binanın kapısından giresiye kadar geçmişte
yaşadıkları birbirinden farklı 160 dram
160 sayfalar dolusu yaşanmış roman ve
160 hayat hikayesi geliyor önce insanın aklına…
Kimi yukarıda
yataklarına mahkum bir şekilde yatarken, kimini bahçede oturuyor bulduk.
Gözleri uzaklara dalmış kim bilir neler geçiyorlardı akıllarından ve teker
teker ellerini öpüp getirdiğimiz karanfilleri vermeye başladığımız an başladı
oradaki duygu yoğunluğumuz.
O yaşlıların boynuma
sımsıkı sarıldıklarında, yanaklarımdan gözlerimden sevinçle öperken onların o
gözlerindeki ışıltı, hayatın yorgunluğu,
geçmişe duydukları özlem ve ziyaretimizden
kaynaklanan memnuniyetleri gerçekten görülmeye değerdi… iyiki geldik
buraya dedirttiler insana….
Bir yandan kendini onların yerine koymadan edemiyor insan.. kimi zamanda en varlıklı
insanken şimdi orada hayat mücadelesi
içine düşmüş, kimi zamanda etrafında cıvıl cıvıl çoluk çocuk
sesleriyle yaşarken mutlu mesut.şimdi
dört duvar arasında,kuş sesleriyle avunmak zorunda kalmış.kiminin zamanında
hayalleri,evlatlarıyla,torunlarıyla bir
ömür geçirmekten şimdi yalnızlığa mahkum
olmuş.
Evet bir gün oraya düşmeye garantimiz yoktu hiçbirimizin….ve
gelecek bir ayak sesine,içten gülümseyen bir çift göğe,hal hatır
sorup,istediğin bir şey var mı?sorusunu soracak sıcacık bir yüreğe
hasret,hayata kırgın 160 yürek….
Hele rehabilitasyon merkezini gezerken “rabbim!” dedim nolur
akıl sağlığımızı alma bizden….Vücudumuzdan bir organımız gidince bir
şekilde telafisi oluyor ya da
iyileşme ümidiyle birlikte sabrı oluyor ama Ah şu akıl gitti
mi?işte onun telafisi yok!....
Gençmişsin,güzelmişsin,dünyanın en zenginiymişsin,işinde
kariyerinde tavan yapmışsın hiçbir önemi kalmıyor.Akıl gittiğinde hayat duruyor
ve yaşayan bir ölü gibi akıyorsunuz artık..Onların gözlerindeki ifadeler,bakışları istem dışı yaptığı hareketleri beni o kadar yaraladı ki! Aslında
çok güldüğümüz çok eğlendiğimiz anlarda
olmadı değil ama o,kahkahaların ardında akmak için bekleyen
gözyaşlarımın olduğunu ve gelesiye kadar
bende farkında değildim.. ve diliyorum ki bu ziyaretlerin arkası gelir şimdiye kadar neden bir kere
bile gitmeyişimin pişmanlığını yaşadım ve herkese şiddetle orayı ziyaret
etmelerini tavsiye ediyorum çünkü onların neler hissettiğini empati kurarak anlayabiliyor insan..
Bir kere gidip,onları ziyaret edip,ellerini öpüp,dualarını
almanın hazzını inanın başka hiçbir şeyde bulamazsınız.Yüreğinizdeki huzuru
huzur evine yaptığınız ziyaretle saglayacaksınız eminim,gidin bu huzuru
yaşayın,huzurla,hazla koyun o gece yastığa başınızı ve şuna da eminim o yastığa
başınızı koyduğunuzda size yüzünüzdeki tebessüm ve gözyaşlarınız eşlik
edecek…!Bu fikrin mimari olarak bu güzel ve anlamlı organizasyonda beni yalnız
bırakmayan ve bizlere yürekleriyle eşlik eden başta canım aileme,kızım Rabia
oğlum Halil İbrahim ve meleğe,Radyomuz programcılarımızdan değerli hocam Ahmet
Bey ve oğluna
Yine radyomuz programcılarından canım dostum Rabia
Koç’a,Leyla ve kardeşleri Betül ve Sinem’e,Sayın Gökhan Gürhan beye ve A.D.G
gençlerine,radyomuz dinleyicilerinden bizlere yüreğiyle eşlik eden değerli
şairimiz Mehmet Metin Baş’a çocukları
Onur ve Umre’ye bugün aramızda çok istemelerine rağmen olamayan ama kendileri
olamasa da yüreklerini
hissettiren,radyomuz programcılarından çok değerli syn.Mehmet Ali Öztürk’e ve
Esma Demir Çakışkana….
Özellikle ve özelliklede çok değerli,çok kıymetli
müdürlerimiz çağrı FM’in olmazsa olmazları Sayın Yılmaz Türkoğlu ve Sayın
Veysel Karani Yula’ya…ayrıca bizlere gönüllerini ve kapılarını açan Saygıdeğer
Huzur evi personeline binlerce kez teşekkür ediyor Saygı ve Sevgilerimi
iletiyorum….”
HABER:NAZLI ERDİL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder