Pages

Subscribe:

Ads 468x60px

14 Mart 2012 Çarşamba

İŞ TEFTİŞ KURULUNA SÖYLEYECELERİMİZ VAR !

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığınca ilçemizde 09 Mart 2012 Tarihinde Soma Belediye Düğün Salonunda yapılan “Maden Sektöründe Çalışma Koşullarını İyileştirme Projesi” toplantısında Maden Teknikerleri Derneği Soma Şube Başkanı Kadir Dumlu olarak tarafıma söz verilmiş olsaydı şunları söyleyecektim.
Soma, Sanayi kenti olarak bilinir. Birçok Kamu ve Özel sektör kuruluşu, 15 bini aşan çalışanları ile
ülkemize sağladığı istihdam ve katma değer bakımından da önemli kentlerden biridir. Çalışanlara huzurlu çalışma imkânları sunulması, çalışanların devletin şefkatini hissetmeleri istenen ve beklenen verimliliği arttıracak, daha yüksek katma değer sağlanacak-tır. Üretimde en önemli faktör olan İş gücü esas alınacaksa; Kuruluşların İnsan Kaynakları Birimlerinin olması gerekir. Soma'da bulunan hiçbir kuruluşun İnsan Kaynakları Birimi yoktur. Bu da iş verimi açısında önemli bir eksikliktir.
       Sanayi üretiminde en temel faktör; hiç şüphesiz, insandır. İnsanların (çalışanların) sorunlarını dinlemek ve onlarla ilgilendirildiğini hissettirmek verimliliği artmasına etkisi olacaktır. Çalışanların kurumlarına karşı bir aidiyet duygusu oluşturacak, işyerlerine olan bağlılıklarını arttıracaktır.
     İş Teftiş Müfettişlerinin gittikleri işyerlerinde çalışanları toplayıp, toplantı yapmaları halinde, onların taleplerini ya da şikayetlerini değerlendirmeleri çalışmalarına olumlu katkı sağlayacaktır. Bu tarz bir toplantıda baskı unsuru oluşturmaması ve işçilerin daha rahat konuşabilmeleri için amirlerinin bu toplantıya katılmaması gerekir. Yöneticilerle bir toplantı yapılacaksa daha sonra yapılmalıdır.
        Çalışanların en çok şikâyetleri, güven duyabilecekleri ve sorunları ile ilgilenecek bir amir görmek istedikleri yönün-de olacaktır. Her şeyi ben bilirim havasında, ben yaptım oldu mantığına sahip, baskıcı ve güven vermeyen amirlerle çalışmanın zorluklarını, motivasyon bozukluklarını, kendilerini işe verememelerine sebep olduğunu anlatacaklardır. İnsan Kaynakları Birimlerinin olması, işçi işveren arasındaki ilişkilerin sağlanması ve verimliliğin arttırılması için önemli ve gerekli olduğu-nu ortaya koyacakdır.
    İşyerlerinde uygulanan prim sistemlerinin olumsuz etkileri de zaman kaybetmeden giderilmelidir. Mevcut prim yönetmeliği, verimliliği düşürmekte, üretim maliyetlerini arttırmaktadır.
   4857 Sayılı İş Kanununun da üzerinde önemle durduğu en önemli konulardan birisi de Ücretler konusudur. Anayasanın 10 uncu maddesi (Eşitlik) 4857 Sayılı İş kanunun 5 inci maddesi ve İLO ( Uluslararası Çalışma Örgütü ) Sözleşmesinin 102 inci maddesi Eşit İşe Eşit Ücret uygulanması yönündedir. Ancak Kurumlardaki çalışanlardan, aynı işi yapan kişiler arasındaki ücret farklılıkları uçurum boyu-tuna ulaşmıştır.
          Kamu Kurumlarında Hizmet alımı yapılan Müteahhit Firmalar Çalışanlarının Maaşlarını Bankalara tam olarak yatırmakta, ancak; 300-400 TL sini elden geri istemekte ve almaktadır. Bununla ilgili mağdur olanların işi yapan firmanın bağlı bulunduğu Kurumlara verdiği dilekçe ve mahkemelere intikal eden davalarla gerçekliği-ni ortaya koymuştur.  Söz ücretlerden açılmışken derneğimizin üyesi olan Sözleşmeli (399sayılı KHK) ve Memur Teknikerlerin Özlük Haklarında ki Mağduriyetlerini de belirtmeliyim:
Mühendisler,8/1 kademesinden işe başlıyor ve aynı yıl Ek Gösterge almaya hak kazanıyor. Teknikerler ise ilk işe girerken 9/2 kademesinden intibakı yapılarak işe başlıyor, 14yıl bekledikten sonra yani 4/1 kademesine geldiğinde Ek Gösterge almaya hak kazanıyor. Teknikerler de 2 yıl çalıştıktan sonra yani 8/1 kademesinde Ek Gösterge almalıdır.
      1/4 kademesine gelen Mühendis 3600 Ek Gösterge almakta olup, Teknikerler İse 1/4 kademesinde 2200 Ek Gösterge almaktadır. Tekniker'lerinde 1/4 kademesine geldiğinde 3400 EkGösterge almalıdır.
       15.05.1975 gün ve 1897 sayılı Kanunla: Niteliği ve çalışma şartları bakımında güç işlerde çalışanlara verilen İş Güçlüğü Zammında Mühendislere 800, Teknikerlere 650 olarak İş Güçlüğü Zammı verilmek-tedir. Teknikerlere İş Güçlüğü Zammı 750 olarak uygulanmalıdır.
       Mühendisler %87, İdari şefler %67 alırken Teknikerler %47 Ek ödeme almaktadır. Teknik personel olan Tekniker İdari Şeflerden daha yüksek ek ödeme almalıdır
      Maden Teknikerlerinin Unvan (Kimlik ) Meselesi de çözümü için uğraş verdiğimiz ve bizim en çok önemsediğimiz bir konudur. Bazı Özel Sektör ve Kamu Kurumlarında Teknikerler Usta Başı, Posta Başı, Sürveyan, Üst Madenci, Baş Madenci gibi unvanlarla çalıştırılmaktadır. Halbuki; 3795 Sayılı kanunun 3 üncü maddesinde TEKNİKER Unvanı Yasal olarak verilmiştir. Aynı Madde ile Maden Mühendisi Unvanı da verilmiştir. Maden Mühendisi nasıl ki farklı unvanda çalıştırılamaz ise Tekniker de farklı unvanda çalıştırılmasın.   
    Başta Avrupa olmak üzere birçok ülkede, kalifiye iş gücü en az lise seviyesinde eğitim veren Teknik Okullardan karşılanmaktadır. Türkiye'de ise teknik okul mezunları iş bulamazken, eğitim düzeylerine bakılmaksızın, daha düşük eğitimli kurslar açılarak, kalifiye işgücü yetiştiril-mektedir. Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, son 18 yılda (1992-2010); Endüstri Meslek Lisesi ve Teknik Lise mezunu 2milyon500 bin Meslek Yüksek Okulu teknik bölüm mezunu 2 milyon kişi bulunmaktadır. Yanlış bilgilendirme den kaynaklanan, sanayicilerin teknik iş gücü aradığı, eğitimli teknik iş gücünün de iş bulamadığı bir durum yaşanmaktadır.
   İşletme içi kaynaklardan personel bulma yöntemleri olan İnformal araştırma yöntemi ve Açık işler bildirimi ile mevcut çalışanlar arasından seçerek personel ihtiyacı karşılanmaktadır. ELİ de çalışan personel arasından Üniversitelerin MYO ( Meslek Yüksek Okulu ) mezunu Teknikerler den TEKNİKER ihtiyacı karşılanması işletme açısından yararlı olacaktır. Daha önceki yıllarda benzer uygulamalar yapılmıştı, bir kez daha yapılabilir. Türkiye Maden İş Sendikası ile Kamu işverenleri sendikası arasında imzalanmış olan 13. Dönem( 01. 01. 2011- 31. 12 2012 ) Toplu İş Sözleşmesinin Sayfa 6 Madde5 ve Sayfa 91 de Yer alan TERFİ ESASLAR VE SINAV KURALLARI YÖNETMELİĞİNDE belirtilen esaslara uyulması iş verimi açısından olumlu bir netice olacaktır.
        Yükselme umudu yok edilen bir çalışan, karamsarlığa itilecek, çalışma azmi ve verimi zayıflayacaktır. İş yaşamındaki olumsuzluklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini de tehlikeye atacaktır.
HABER:SOMA GÜNDEM GAZETESİ

Hiç yorum yok: